NÜKET HÜRMERİÇ’İN ‘GÖKYÜZÜ KUŞ YAĞMURU’ ADLI ŞİİR KİTABINDAKİ ŞİİRLERİN SÖYLEDİKLERİYLE…
Nüket Hürmeriç edebiyat, şiir,müzik alanında çalışmalarıyla yaşamını sürdüren, sanatla yoğunlaşan, İngilizce şarkıları Türkçeye çevirip söyleyen, şiir çevirileriyle, kısa öykülerle, deneme türünde yazılarla çalışmalarına devam eden üretken, çalışkan bir insan. Edebiyat ve müzikle kendini ifade eden Nüket Hürmeriç , ilk şiir kitabı ‘’Gökyüzü Kuş Yağmuru’’ ile okurlarına merhaba der.
Kitaba adını veren “Gökyüzü Kuş Yağmuru” bağdaştırması, özgürlüğü umudu çağrıştıran bir dize olarak’’Huzurlu’’(s.37) başlıklı şiirinde yer almakta. Bu dize ile gökyüzü kuşlar için nasıl bir özgürlük alanı ise,gökyüzünün maviliği umudu,huzuru simgeleyen bir imge olarak şiire zengin bir çağrışım katıyor.Gökyüzü kuşlarla özdeşleşir, maviliklerle bütünleşir…
Kitapta 62 şiir bulunuyor. İki bölümde toplanan şiirler ‘Haydi’ (s.7) , ‘Çare’(s.8), ‘Mozartmanya’(s.9), ‘Eleştiri’(s.10), ‘Çağrı’(s.13), ‘Yaşanılası’(s.14), ‘Kadın’(s.15), ‘Nota’(s.16), ‘Serin’(s.16),’Ders’(s.20),’Engelli’(s.21),’Esinler’(s.22),’Kahverengi’(s.23),’Yenilgi’(s.24), ’Konçerto’(s.25), ‘Oluşum’(s.27),’Yaşam’ (s.29),’Karanlık’ (s.35), ‘Güneş’ (s.45), ‘Karanfil’ (s.49), ‘Sevda’ (s.56), ‘Hüzün’ (s.58) gibi ağırlıklı olarak tek sözcükten oluşmaktadır. İki bölümde de yer yer müzik terimleriyle bağdaştırmaları,dil aktarmaları, kendine has üslubuyla şiir sanatının inceliklerini dizelerde yaşama geçirir.
Dostoyevski’nin: “Bir insan başkasını kınamadan önce, hayatın ne olduğunu bilmelidir.” Tümcesinden yaptığı çıkarsamayla kitabın ilk bölümünde “Haydi”(s.7) şiiri ile kendine seslenişi çağrıştırır adeta.“Unutulmuş şarkılardan geldim / Rüzgarlarını anımsa geçmişin / Biryeşil park, bir kitap / Umuttu aradıkların / Yarım ölçü şiir olma / Bütünleş gelecekle.”Umudu simgeleyen bu şiiri ile, geleceğe umutla, güvenle yürümek, yolunu çizmek ister Nüket Hürmeriç.
Kırgınlıklar hüzünler,sevinçler, insanların yaşadığı tüm duygular yaşam içinde birbirini izler, olumlu olumsuz etkiler ruhu. Şiir onarır, şiir çaredir. Nüket Hürmeriç de sanatın içinde sanatla bütünleşerek şiire sığınır,şiirle ısınır.
‘’Mozartmanya’’(S.9) şiiri, (Mozart manyağı ) tamlamasının yapı bozumuna uğratılmasıyla elde edilmiş okurda farklı çağrışımlar yaratabilecek yeni bir sözcük olarak şiirin içeriğiyle bütünleşir. “40.Senfoni doğduğum gün/Müzik tarihimde.’’ Mozart’ın 40.Senfoni’si sanatçının yaşamında önemli bir değişimin başlangıcı olarak, müzikle yeniden doğuşun tarihi olarak tanımlanır dizelerinde… “Yalnızlık dönüşmez çaresizliğe / Reguiem’le tamamlanırım / Büyüyen gözbebeklerimle Mozartmanya olurum.” dizeleriyle Mozart’la esrikleşir, Mozart’ın derinliğinde kaybolur Nüket Hürmeriç.
“Mozart tipi notalarla neşeli”, “Majör gamlardan biriyle’’(s.16,Nota )’’ Bir keman inceliğinde” (s.19,Şefle Sessizlik), “Minör hüzünlerdeyim duvarlarda’’(s.20,Ders), “Bir konçerto yanığı’’ (s.25,Konçerto) “Kreşendo, Dekreşando ikilemli olduğumda”(s.34,Aşk ve Ses), “Baktım ki gözler Blues”(s.43,Sanki),”Senfoni tadında doğuyor güneş”(s.45,Güneş), “Mavi Blues’tur yalnızlık”(s.46,Yalnızlık), “Fa anahtarı yeğlerim kalın hüzünlerde” (s.50,Fa Anahtarı) “Flütsü ruhumla geldim sana” (s.57, Flütsü) gibi çok sesli müziğe olan tutkusunu şiirlerinde kullandığı müzik terimlerinde görebiliyoruz. Bu şiirlerde alışılmamış bağdaştırmalar ve aktarmalarla şiir dilini etkili kullanmaya, kendine has üslubuyla da duygularını okuyucuya hissettirmeye çalışan bir Nüket Hürmeriç görülüyor.
Yaşam doğrularla, eğrilerle sürer gider. Yaşadığımız her olay diğer olaylarla da ilişkilidir. Nüket Hürmeriç yaşamın içinde; toplumsal olaylara yüreğinin duyarlılığı ile yaklaşır,şiiriyle ayna tutar onlara. “Eleştiri”(s.10) şiirinde; çocuk gelinlere, muta, ensest, törelere, namus adı altında yapılan her türlü örf ve adetlere karşı çaresiz kalır. “Üzgün adım yurdumda/Gönül uzak diyarlarda.” dizeleriyle yüreğinin acısını şiirleriyle avutmak,çare olmak ister.
Nüket Hürmeriç, çoğu zaman duygularıyla barışık olan bir şiir öznesi olarak okurun karşına çıkıyor.“İhtiyarlar Şarkısı”(s.11) başlıklı şiirinde yaşlılığa gönderme yapar. Yaşlılığı dingin, tüm egolardan sıyrılmış olarak görür. Bir şarkının içinde yer alır sanki, huzurevi günlerine hazırlık yapar. Şiirinde, gelecekteki yaşlılık günlerini tanımlar kahkahayla. “Şarkıya kattımkendimi/Yaşlandım, hey susun’’ .’’Tarihsel yaş,biyolojik yaş,hissedilen yaş/Ve daha neler neler/Hah hah ha!’’
“Kahverengi”(s.23) şiiri de yaşamından bir kesittir onun. Geçmiş yıllardan çalışma hayatına gönderme yapar. Kahverengi o yıllarda yaşanan sıkıntılı anların simgesidir. Şiirde geçen gri sözcüğü de aynı anlamı taşır. “Kahverengi bakışlı memurlarla / Anılar denizinde acıyla birikirdik / Gri söylemler uzardı koridorlarda / Somurtuk gündüzler geçer yıllarca.” Yılların kendisinde bıraktığı izleri şiirlerinde görmek mümkündür.
Kendine ve yaşama göndermelerde adeta şiirleriyle özdeşleşir. “Yaşam”(s.29) şiirinde; yaşamı sanatçı Devrim Erbil’in meşhur İstanbul tablolarından esinlenerek dizelerini anlamlandırır. Devrim Erbil mavi rengin ressamıdır. Şiirle bütünleşen resimlerinde yaşamın tüm renkleri Nüket Hürmeriç’e esin kaynağı olmuştur. ”Gülmek ağlamak sayılır. / Devrim Erbil’in İstanbul renklerinde / Yağmurla arınmış sokaklar” dizeleriyle devam eder, “Güneşi tadan romatizmalı yaşlının huzurudur yaşam. / Gözlerinde milyonlarca yıldızların senfonisi.”
Yine Dostoyevski’nin “çağımızın tüm aydınları gibi hastalık derecesinde duygusalım” sözleriyle bütünleşerek, ikinci bölüm şiirlerini sürdürür. Yaşama, insana, kendinedir tüm çağrıları. Yaşamın koşturmacaları, yalnızlığı, aşkı, acıyı, hüznü, yorgunluğu, karanlığı, sıkıntıları, huzuru, özgürlüğü, yaşanılası tüm gerçekleri duygularıyla birlikte okuyucuya duyumsatmaya çalışır.
Hürmeriç’in en iyi arkadaşlarından biri de kitaplarıdır. Kitaplar yaşamının en önemli değerleridir. Tüm olumsuzluklardan, insanların yetersizliğinden kitaplarına sığınır. Kendini onlarla yeniler. “Kitaplarım”(s.61) şiiri kendini kitaplarınla korumak adına bir uyarıdır. Kimsenin kitaplarıyla arasına girmesine izin vermez. Yalın ve açık bir dille; “Gelme! Habersiz gelişlerinde sayfalarımız kapanır /Ben ve onlar onlar. / Sizlerse yoklar yoklar…”Ayrıca “Kitaplarım” (s.61) şiirinin İngilizce çevirisini de yapar. “My Book’s”(s.62) Kitabın arka kapağında da yer alan “Hüzün” (s.58) şiiri, 2008 Karşıyaka Belediyesi ve Karsav’ın düzenlediği Kadınlar Arası Şiir yarışmasında Jüri Özel Ödülü almıştır.
Sevgili Nüket Hürmeriç kendi çizgisinde, yaşamını sanat içinde şekillendiren, kendine has üslubuyla çalışmalarına yön veren, geliştiren, çalışmaktan yılmayan, üreten değerli bir arkadaşımız. Yaşam gülsün ona daima. Özel hayatında, sanat yaşamında başarılarıyla yolu, şansı açık olsun. Sevgilerle…
Canan Gürtunca Sanlı
02.05.2018/ Karşıyaka.
Çok teşekkürler Canan’cığım. Emeklerine sağlık. Şarkı da bestelediğimi unutmuş olmalısın. 20 yıllık 4 oktavlı orgumu birine armağan ettim. Kendime 5 oktavlı elektrikli bir piyano aldım. Üç yıl sonra yarıda bıraktığım piyano metot kitabına yeniden başladığım gibi kendim azmedip sonuna dek çalıştım. Şimdi Beethoven’in sevgilisi için yazdığı “für Elise”sinin bir bölümünü çalabiliyorum. Aylarca çalışmak gerekiyor. Sıkıntılı korona virüslü günlerde kitap okuma ve yazma uğraşlarıma piyanoyla çalışmak da eklendi. Mutluyum.
Kitabımın değerlendirmesini çok iyi yapmışsın. Kendime dışardan bakmamı sağladın. Farkındalık sağladın. Emeklerine sağlık. Çok teşekkürler. Sevgilerimle…