Sait Faik’in bütün yapıtlarında doğa olabildiğince zengin bir şekilde yer alıyor. Bunlar içerisinde doğa izleğinin en fazla yer alan yapıtları arasında ilk sırayı Son Kuşlar olarak söyleyebilirim diye düşünüyorum.
GELECEK AVCISI
Kitaba adını veren Son Kuşlar adlı öyküde yazar kuş avcısı birini anlatıyor. Üstüne üstlük bu öyküdeki adam bu işine çocukları da katıyor. Minicik çocuk yüreklerini bir başka pır pır eden kuş yüreklerini durdurmak için yönlendiriyor.
Ya kafesteki kuşlarla gökyüzünün maviliğinde özgürce süzüle süzüle uçan kuşların tuzağa düşürülmesine ne demeli? Yaşam da Sait Faik’in Son Kuşlar öyküsündeki örneklerle dolu değil mi?
Doğa bizim dostumuzdur çoğunlukla, Sait Faik’e göre. “Yazmasam deli olacaktım” dediği Haritada Bir Nokta öyküsünde de doğanın dostluğundan söz ediyor.
Sait Faik, gelecekte çocukların kuşları tanımadan/bilmeden büyüyebilecekleri tehlikesini çok önceden Son Kuşlar öyküsüyle uyarıyor, bizi.
DENİZ EMEKÇİLERİ
Kayıklar, çocuklar, hayvanlar ve bütün yönleriyle adalardaki yaşam, Son Kuşlar adlı kitabındaki öykülerde görüyoruz. Bulamayan ve Yaşayacak öykülerini buna örnek olarak gösterebiliriz.
Balıkçıların balığı az tuttuğu gün ve az tuttukları gün arasındaki farklı durumlarını gözlemleyebiliyoruz. Deniz emekçilerinin balık paylaşımında yaşadıkları sorunları Yaşayacak, Bir Kaya Parçası Gibi ve Ağıt adlı öyküde okuyoruz.
Bir Kaya Parçası adlı öyküde doğanın usta bir ressam gibi sunduğu görümlere, Ağıt öyküsünde ıstakoz ağıyla gömülmek isteyen Apostol Efendi’yle karşılaşıyoruz.
DOĞAL GÜZELLİKLER HEPİMİZİN
Sait Faik Son Kuşlar’da yer alan öykülerinde açıkça söylüyor doğal güzelliklerin herkesin ortak malı olduğunu. Hele hele bunların üzerinde doğmamış çocukların bile hakları olduklarını duyumsattığı olduğu gibi açıkça söylediği öyküleri de bu kitapta yer alıyor. Radyoaktiviteli, Röportajlı Hikaye’de birkaç uyanığın kaynak suları sadece kendilerini yararlanacakları gibi düzenlemelerini anlatıyor.
Sait Faik’in Son Kuşlar adlı kitabındaki öykülerde doğa sevgisinden söz ederken doğanın kollarındaki insanın da durumuna değiniyor. Aslında birbirine zarar vermedikçe, hele hele insan doğanın canını yakmadıkça çok da sorun çıkmadığı görülüyor.
Mustafa ASLAN