FESLEĞEN (Reyhan)/Turgay YÜKSEL

 

Ne güzeldir yemyeşil kendinden asil küçücük yapraklı görünüşüyle
Okşanmaya hasret bir duruş sergiler öyledirde o munis gösterimiyle
Bir sevgiyle yaklaşırsın hırpalamadan okşamak istersin kıyamassın
Parmakların yeterlidir kokusunu hissetmeye avuçlayıp tutamazsın

Bir kokudur salar dayanamazsın burnunu dayayıp içine çekmemeye
Ömrüde mevsimliktir mağrurdur kendini mahkûm eder sevdirmeye
Tahrikkardır illaki hoyrat hovardalara kopartır kendinden kulaküstü
Düğün ve bayramlarda mıncıklanarak olur bir parçası gençlerin lüksü

Kıskandırırken küstürür süzdürür birtür dürtüdür aslında sevgiliye
Nemenemdir yoldan çıkarır çıkartır gebedir bazen karanlık geceye
Bahçe duvarların da bazen bir çit gibi dururken boyalı saksılarda
Komşu bahçenin avlusunda ki oynaşları saklar hoyratça akıllarda

Yaşam bir mevsim gibidir insanoğlu göremez kendi yaşam evresini
Hissetseydi davranırmıydı böylesine acımasızca tüketmede kendini
Bir ömür dört mevsimi yaşamaktan mahrum bitki çiçek börtü böcek
İnsanoğluna başını kaldırıp etrafına bakarsa eğer neler neler öğretecek

Böyle bir hayat sürer mevsiminde itibarlıca her yakada durmuştur
Dönemin aşiftesidir gül karanfil nergis dahi yanında saf tutmuştur
Yenibahara hazırlanmak için tohumuyla ayaktadır kuru dallarıyla
Yaşamış yaşatmıştır o natur kokusu bir mevsimi yaz hovardalığıyla

“KURU DAL DEYİP GEÇMEYELİM OLUR HER DAİM YİNE BAŞKÖŞEDE
SALTANATINI KURMUŞTUR SOFRADA BİRÇOK YİYECEK VE İÇECEKTE”