Üstün zekalı çocuklar, üstün yetenek ve ilgileri nedeniyle uygun eğitim alma konusunda ne yazık ki o kadar şanslı değiller. Son yıllarda yetenek sınavlarını geçen çocukların fazlalığı dikkat çekerken, bu öğrencilere eğitim verecek kurumların az olması düşündürücü. Devlet okulları ve özel okullar bu öğrencilerin ancak yüzde 10’una eğitim olanağı sunmaktadır. Örneğin İstanbul’da devlete ait tek üstün zekalı okul bulunmakta. Beyazıt Ford Otosan İlköğretim sınırlı sayıda üstün zekalı çocuğa eğitim olanağı sağlanılmaktadır. Türkiye genelinde 340 bin üstün zekalı çocuk bulunmakta. Bu öğrencilerin 10 bini İstanbul’da ve bu yıl, üstün zekalılar sınavına giren 10 bin kişiden sadece 24 kişi uygun okul olanağından yararlanmaktadır.
Milli Eğitim Bakanlığına bağlı ve üstün yetenekli öğrencilerin eğitim görebildiği 57 ilde 63 Bilim Sanat Merkezi (BİLSEM) bulunuyor. Bilim Sanat Merkezleri örgün eğitimden da çok kurs niteliği taşımakta. BİLSEM’den yılda ortalama 10 bin öğrenci yararlanabiliyor. Günümüzde üstün zekâlı çocuklar ya keşfedilemiyor ya da keşfedilse bile gerekli eğitimi alamadan körelip gidiyor. Çocuklar okul sonrasında bu merkezlerde bulunan fizik, bilgisayar, biyoloji, matematik gibi birimlerde yeteneği ve ilgisi doğrultusunda öğretmenleri gözetiminde çalışmalarını yürütüyor.
Üstün zekalı çocuklar arasında küçük yaşta makale yayınlayan, kitap çalışması olan, bir buluşa imza atan, patent almaya hak kazanan bir çok öğrenci bulunmakta.
Devletin olanaklarından yararlanamayan bu öğrencilerden maddi durumu iyi olanlar ise özel okulları tercih ediyor.
Devlet okullarında kayıt, üstün zekalılar sınavından alınan puan doğrultusunda yapılıyor. Bu öğrencilerin özel bir eğitime tabi tutulması gerekiyor. Üstün zekalı çocuklar, bireysel olarak sistemli bir şekilde gözlenmeli, ilgileri ve ihtiyaçları mümkün olduğunca gerçekçi düzeyde saptanarak karşılanmalıdır. Programın amaç ve uygulamaları çocuğun düşünme becerilerini geliştirmeye yönelik hazırlanmalı.
Üstün zekâlı öğrenciler, bilimin geleceğidir. Dolayısıyla insanlığın kaderleridir. Üstün zekâlı öğrencileri el üstünde tutmak lazım. Onlara en uygun eğitimin verilmesi gereklidir.