Yeni eğitim sisteminin uygulanmasında en önemli aksaklıklarının başında, 5. sınıfların sınıf öğretmenlerden alınmasından sonra ortaya çıkan norm fazlalığı oldu. Norm fazlalığının olması kaçınılmazdı ama ne hikmetse yetkililer bu durumu görmezden ve duymazdan geldi. Buna bir de eş durumu atamaları mağduriyeti eklenince sorunlar yumağı daha da büyüdü. Yan alanı olan öğretmenlere branş değişikliği ve yan alanı olmayanlara da zihinsel engelliler öğretmenliğine geçiş hakkı tanınması da norm fazlalığını eritmeye yetmedi.
Norm Fazlalığı açısından en çok mağduriyeti de başkent Ankara’da görev yapan öğretmenler yaşamakta. Bu durumda Ankara’ya zihinsel engelliler öğretmenliğine geçiş hakkı tanınmaması da etkili oldu. Son olarak yapılan norm fazlalığı öğretmenlerin atanması işleminden sonra yaklaşık 800 öğretmenin norm fazlası olduğu bilinmekte. Aslında bu sayı bile doğru ve planlı atılan adımlar sayesinde fazlalık olarak düşünülmez ama öğretmenlerin tedirginliklerini yok edecek kesin önlemlerin de alınması gerekli.
Öncelikle Ankara’da yaklaşık 100 civarında özel eğitim öğretmenine ihtiyaç bulunmakta. Bu ihtiyacın da ücretli öğretmenlik uygulaması ile karşılandığı bilinmekte. Özel eğitim uygulama merkezlerinde yaklaşık 30 ücretli öğretmen çalışmakta. Bu okullarda kadrolu olarak çalışan sınıf öğretmeni sayısı da 10-12 kişi. Bu sınıf öğretmenlerine zihinsel engelliler öğretmenliğine geçiş hakkı tanınmadığı için norm fazlası gözükmekte. Bu sayıya ihtiyacı fazlasıyla duyulan özel alt sınıflar da eklenince önemli bir norm ortaya çıkmakta. Öncelikli olarak, özel eğitim okullarında kadrolu olarak çalışan ve normu bulunmayan sınıf öğretmenlerinin alan değişikliği yapılmalı ve çalıştığı okulun norm kadrosuna dahil edilmelidir.
Yine bu dönemde emekli olacaklar, doğum iznine ayrılacaklar ve uzun süreli raporlu öğretmenlerin yerine de mutlaka bir kadro ayrılmalıdır.
Bu süre zarfında yeni sınıflar açılmalı, yeni açılan okullara da norm fazlası öğretmenlerin atanması yapılmalıdır.
Türkiye geneli için kalıcı çözümün, sınıf mevcutlarının düşürülmesi, eğitim fakültesi dışındaki okullardan mezun olup da öğretmen olarak çalışanların ünvan değişikliği yoluyla başka konumlarda veya bakanlıklarda değerlendirilmesi çözümlerden bazılarıdır.
Sonuç olarak sınıf öğretmenlerinin mağduriyetini en üst düzeyde öğretmen merkezli düşünerek çözmek esas olmalıdır. Reysen atama, zorunlu görevlendirme gibi öğretmeni rencide edecek uygulamalardan uzak durulmalıdır.
Ben 17 yıllık sınıf öğretmeniyim. Ankara’da norm fazlası durumuna düştüm. Öğretmen sahipsiz. Söz ve yetki sahibi sendika uyuyor. Herkes kendi çıkarını düşünüyor. 1990 dan SSK girişim var. 2015 te emeklilik hakkını versinler bir gün durmam. Şu anda emeklilik maaşını 2 bin lira civarına çeksinler ve emeklilik hakkı tanısınlar yarım saat durmam.