Bazı atasözlerini doğru yorumlamak için zamana göre düşünmek gereklidir. Daha açık ifadeyle bu sözler günümüz dünyasına uygun mudur yoksa sadece geçmiş zaman koşullarına uygun olan söz müdür? Gerçekten bazı atasözleri vardır ki her zaman geçerlidir ve klasiktir. Bazı atasözleri de sadece söylendiği çağa uygun kalmıştır. Borç yiğidin kamçısıdır da bizce bu düzleme uygun bir atasözüdür. Enflasyon diye bir kavram olmadığı için eskiden, borçlanma da akçe, altın gibi alışveriş araçlarıyla yapılıyordu. Bu nedenle borçlanarak yapılan iş öne çıkıyordu.
En önemlisi de borçlanma nedeni yeni bir iş kurmak, hayvan almak, bahçe, tarla sahibi olmak bazen de başlık parası gibi gerçeklere dayanıyordu. Durum böyle olunca da borç ödemek için kişinin daha çok çalışması gerekiyordu. Ne kadar çok çalışırsan o kadar para kazanırsın şeklinde bir gerçeklik yok tabi. Esas olarak vurgulanmak istenen, borcuna sadık kişinin yiğit yani er olduğudur. Sonuçta da zaten borcunu zamanında ödeme sözü veren yiğit, bunu ancak her zamankinden daha fazla çalışarak gerçekleştirecektir. Kamçı ifadesi daha fazla efor harcamanın daha fazla çalışmanın destek unsuru olarak söylenmiştir.
Günümüzde bu sözün tam bir geçerliliği yoktur. Keza çok borçlanmak, gelir gider hesabı yapmadan borçlanmak ve bir de işsiz veya az gelirli bir işi olmasına rağmen sağa sola borçlanmanın hiç bir akılcı tarafı yoktur. Eğer ısrarla bu sözü kullanacaksak, verdiğimiz sözü tutmak, aldığımız borcu geri ödemek içi verdiğimiz tarihte ödemek için, gelir kaynaklarımıza uygun miktarda borç yapmalı ve tutamayacağımız sözleri vermemeliyiz.
Günümüz finansal yapısının doğal bir özelliği olarak görülmesi gereken borçlanma ise daha teknik bir konudur ve ekonomi danışmanlarının gözetimini gerektiren yüksek meblağdaki borçlanmaların dar gelirli kişilere uygun olmadığını belirtmek isteriz. Kaldı ki günümüzde borçların ödenmesinde yaşanan sorunlar küresel nedenlere bile bağlı olmaktadır. Sermaye piyasalarındaki dalgalanmalar, fiyatlardaki aşırı düşüş veya yükselişler bazı dönemlerde toplu iflaslara ve iş yeri kapanmalarına neden olabilmektedir.
Sonuç olarak ister kısa vadeli ister uzun vadeli olsun borçlanmanın karşılığında gelir getiren faaliyetlerin olması ve bu faaliyetlerin borçları oransal olarak karşılaması gereklidir. Bu sözü destekleyen diğer bir ata sözü ise “Ayağını, yorganına göre uzat” sözüdür.
Çok güzel ve anlamlı bir yazı olmuş. Gerçekten de 5 kuruş geliri olmadan kredi çeken insanlarımız var. Bu krediler bedava değil ki. Mutlaka ve faiziyle birlikte ödeyeceksin. Para kazanamıyorsan, evini geçindirmekten acizsen niye kredi çekersin arkadaş.