Birdy

Artemis Yayınları,William Wharton’un yapıtını Alan Parker’ın sinemaya aktardığı “Birdy” özgün adıyla Evrim Şolpan’ın çevirisiyle okura sunmayı uygun görmüş. Psikolojik yanı ağır basan kitap savaşın acımasızlığının yanında yazarın toplumunu kıyasıya eleştirdiği bir yapıt.
DOSTLUK, YARATILIŞ VE…
Birdy uçma tutkunu, kuş meraklısı, elinden gelse kuş olacak birisi. Hatta yatağını bile kuşları (kanarya) taklit ederek yeniden yapıyor.

Bu tip kişilerle günlük yaşamımızda karşılaşırız, ama bu kitaptaki Birdy adıyla karşımıza çıkan kahraman çok daha farklı.
Yapıtın dostluğun önemini anlatması açısından dikkat çekilmesi gereken yönleri var.
Yapıtta, Birdy çocukluk arkadaşının anlattıklarının dışındaki bölümlerde devreye giriyor. Kimi felsefi konulara, gençler açısından başlangıç sayabileceğimiz konulara giriyor. Örneğin yaradılış, düşünme, uygarlık… gibi. İlkçağlardan beri tartışılan yaratılış konusunda görüşü sudan yaratılma görüşünü dile getiriyor. Sudan gelmek, yaratılmak. İş bununla bitmiyor. Yazar, sudan geldik, insanın ait olduğu yer gökyüzüdür görüşünde.

“Biz suda çıktık. İnsanın ait olduğu yer gökyüzü. Altında yürümeye mecbur bırakılmış olsak da, gökyüzünde yaşıyoruz. Geri dönemeyiz. Bu çağ memelilerin ve kuşların çağı.” (s.42)

UYGARLIK KAFESİ
Kanaryalar ve insanlar arasında benzerlik kuruyor, tutsaklık açısından. Kanaryaların ötmesini sağlayan kafeste olmasıdır. Özgür olsalardı bu kadar güzel ötmezlerdi gibi… Uygarlık insanın kafesidir. İnsan da kanaryalar gibi tutsaktır. Tutsak olduğu için düşünmektedir, kanaryanın güzel ötüşü gibi.

“Kanaryaların güzel ötmesi gibi insanın ne yaptığını merak ediyorum. Herhalde düşünmektir bu. Düşünebildiğimiz için uygarlık denen bu kafesi inşa ettik, şimdiyse kafeste olduğumuz için düşünmek zorundayız.” (s. 305)

SAVAŞ KARŞITLIĞI VE…

Birdy, II. Paylaşım Savaşı’nı veriyor, bütün yıkıcılığıyla. Yapıtın en büyük özelliklerinden birisi savaş ve ordu karşıtı olmasıdır.

“Ruslar Polonya’ya Almanya’ya yayılıyordu. Naziler dört bir yandan sıkışıyordu. Sonra Hitler kafasına mermiyi sıktı.” (s.431)

Savaşın acımasızlığını kişilerin yaşamları, edimleri aracılığıyla aktarıyor, yazar. Birdy’nin arkadaşı Alfonso üzerinden savaşın insan üzerindeki olumsuzluklarını, kazanan ya da kaybeden olmak çok önemli değildir iletisiyle gösteriyor. Kahramanlığı bile martaval olarak niteliyor, Alfonso’nun ağzından Wharton. Zaman zaman sözü edilen vicdani retçiler ve hiç de iyi gösterilmeyen askerler…

“Yalan değil savaşta yaşadıklarım benim gibi bir mahalle çocuğunu gözü dönmüş bir manyağa çevirdi.” (s.80)

Birdy çağımızı sıra dışı bir kahraman aracılığıyla eleştiren bir roman. Her ne kadar yayınevinin gençlik dizisinden çıksa da her yaştan okurun okuyabileceği güzel bir yapıt.

Mustafa ASLAN

*William Wharton, Birdy, Çeviren Evrim Şolpan, I. Basım: Ocak 2009, Artemis Yayınları Gençlik Dizisi, İstanbul