Öküz Olmadan Köpe Sıçmak deyimi, özellikle Sivas, Divriği yöresinde çok kullanılmaktadır. Halk sözleri arasında eleştirel gerçekçiliğe temel oluşturacak önemli sözlerden birisidir. Haddini hesabını bilmeyen, yeterli deneyim ve birikime sahip olmadan ortaya çıkanlar için söylenir. Bilginin, birikimin değerine göndermedir aslında. Bazılarına göre ‘Cin olmadan şeytan çarpmak’ sözüyle eş değer olarak düşünülse de farklılık vardır. Birinde kurnazlık yapmanın ölçüsü diğerinde ise tecrübenin ölçüsü dile getirilmektedir.
Halk Kültürü Ciddi Bir İştir
Tarih bilimi denince ilk akla gelen toplumsal üretim ilişkilerinin zaman içerisindeki serüveni akla gelir. Her ne kadar popüler kültür, tarihi tek tek kahramanlarla açıklamaya kalkışsa da tarihin yaşayan canlı yapısına hayat veren insanlığın toplumsal karakteridir. Toplumsal unsurlar tarafından belirlenen insanlık tarihinde ise halk edebiyatı ve kültürü önemli bir yer tutar. Sadece savaşlar ve kahramanlık hikayeleri değil, tarihin dinamik yapısı içerisinde halk türküleri, halk sözleri de önemli yer tutmaktadır. Bu açıdan bakıldığında doğru tarihi bilgi için, egemen olan her türlü güce rağmen taşıyıcı unsur halk kültürü ve edebiyatıdır. Keza bu kültür ögelerinde zorbalık ve ısmarlama bir içeriğe pek rastlanmaz. Pir Sultan Abdal, Yunus Emre, Karacaoğlan, Dadaloğlu ve Aşık Veysel farklı farklı dönemlerde tarihe tanıklıklarını aktaran ürünler vermiştir.
Öküz olmadan köpe sıçmak deyimi Sivas yöresinde çok kullanılmaktadır. Anlamlı ve yerini bulan bir sözdür. Edebiyat, sanat, kültür, teknoloji, tekstil kısacası hayatın tüm alanlarında geçerli bir anlamı vardır. Kimse yeterli deneyim ve bilgiye sahip olmadan ortaya çıkıp, “bu budur” dememelidir. Her ne kadar bulunduğu mevkiyi dayısına borçlu insanların çoğunlukta olduğu günümüzde bu söz anlamını yitirmiş gibi görünse de gerçek açısından değişen bir şey yoktur.
Şahbender KORKMAZ