Naim Dilmener Ajda Pekkan’ın yaşamını anlattığı yapıtın adı Hür Doğdum Hür Yaşarım.Dilmener, Pekkan’ın yaşamının yanında müzik dünyamızı ve ülkemizdeki önemli gelişmeleri de yapıtının kapsamına almış.
AJDA PEKKAN’DAN TÜRKİYE GERÇEĞİNE
Dilmener’in yapıtı Ajda Pekkan’ın yaşamını yazılı, görsel-işitsel (radyo programları), internet siteleri gibi kaynakların yanında canlı tanıklarının da anlattıklarıyla oluşturmuş. Yazılı kaynaklar birkaç kitap ve ağırlıklı olarak dergiler oluşturmaktadır. Bunlar içerisinde ise HEY ve SES dergileri en çok başvurulan kaynaklardır. Görsel kaynakları ise genellikle TV programlarıdır.
Dilmener’in Hür Doğdum Hür Yaşarım (Ajda Pekkan Kitabı) yapıtı beş bölümden oluşuyor. Bunlar:İlkçağ, Ortaçağ, Yeniçağ, Yakınçağ ve Postmodern Çağ’dır. Her bölümde Ajda’nın müzik yaşamının ayrı bir bölümünü verirken Türkiye’deki müzik yaşamını da unutmamış.
Ajda Pekkan’ın müzik yaşamında önemli kişler vardır. Başta Durul Gence, Fikret Şenes, Öztürk Serengil, Zeki Müren, Fecri Ebcioğlu, Şehrazat, Anuş Bakış, A. Ersayın… sayabiliriz. Müzik yaşamına ilk adımlarını İlham Gençer aracılığıyla atmış son yıllardaki çıkışlarını da Ayşe Ersayın, Şehrazat ve Anuş’la yapmıştır. Harun Reşit’in gözdesiyle nokta koyduğu sinemaya Ayşe Ersayın’ın yönettiği Şöhret Sandalı’yla (2001) dönmüştür.
Yapıt boyunca yaptığı saptamaları da eklemek gerek, Dilmener’in. Müzik dünyamız ve özellikle Ajda’nın 1990′lı yıllardaki durumunu ortaya koyması oldukça önemlidir. Sezen Aksu’nun çıkışından sonra Ajda’nın yukarılarda tutunabilmesinin nedenleriyle açıklandığını görüyoruz.
“Şehrazat, genç kuşak öncülüğünde başlayan “pop patlaması”nı doğru anladığı için geleceği de doğru tahmin etmiştir.
(…)
…
Anuş Bakış ve Şehrazat haklı çıkmıştır. Genç kuşağın öncülüğünde yeniden yükselişe geçen Türk pop müziğinin. Bu yükselişi bir patlamaya dönüştürebilmesi için iyice “hız”lanması gerekmektedir.Bu iki isim geleceği doğru okumuş ve bu işin öncülüğünü de Pekkan yapsın istemişlerdir. “
(s.s. 266,267,268)
Yapıtı özgün kılan yanlardan birisi de Dilmener’in her yılın başlangıcında ve gerektiği yerklerde Türkiye’de/Dünya’da yaşanan önemli olayları not düşmesidir. Yazar sadece not düşmekle kalmıyor siyasal/ekonomik gelişmelerin müzik piyasası üzerindeki etkisine de değiniyor.
”
AJDA, DOĞU-BATI
Naim Dilmener, Ajda Pekkan’ın yaşamını anlattığı Hür Doğdum Hür Yaşarım adlı yapıtta özel bir bölüm ayırmamasına karşın, Sanatçının görüşlerine de yer vermiştir. Türkiye’de müzikte ve giyimde bir yerde temsilciliğini yapan Ajda Pekkan doğuyu savunur. Dilmener, onun parçalarında Doğu’ya ait birşeyler olduğunu da belirtmektedir.
“… Bütün memleketi ilk Eurovision seferinin heyecanı sarmışken, bize her dakika Eurovision’un doğuştan üye ülkelerinin havasını atan Pekkan, “Oraları boşverin, ne varsa Doğu’da var” demeye başlamıştır birdenbire. Bu tuhaf doğu takıntısı, 1980 yılındaki Eurovision macerasında ödüllendirilecek; Fas Pekkan’a on iki tam puan vererek Batılıların elinde (sıfıra yakın bir puanda kalıp) oyuncak olmasını engelleyecektir.” (s.156)
MÜZİK SOSYOLOJİSİ
Ajda Pekkan’ı sadece bir şarkıcı olarak anlatmanın yanında müzik sosyolojisi alanında araştırma yapacaklar için önemli bir kaynak ortaya çıkarmış Dilmener.
Dilmener’in yapıtı sadece Ajda’nın yaşamı değil 1946′dan 2006′ya değin Türkiye’nin ağırlığını pop müziğin oluşturduğu sosyo-ekonomik yaşamıdır.
Mustafa ASLAN
* Naim Dilmener, Hür Doğdum Hür Yaşarım(Ajda Pekkan Kitabı), I.Basım:Mart 2007, Everest Yayınları-İstanbul