Çocuk Hakları
Bugünün çocukları yarınlarımızın yetişkin bireyleridir. Bu yüzden özgürce düşünen, kendi ayakları üzerinde duran ve doğru kararlar verebilen bireyler yetiştirmeliyiz. Yaşadığımız yüzyılda çocuklar sadece ihtiyaçları karşılanan bir nesne değil, hakları olan ve haklarını talep eden bireylerdir. Ancak çocukların yetişkinlerden farklı fiziksel ve psikolojik özellikleri vardır. Çocuk bakımı ve yetiştirilmesi bir toplum sorunudur. Toplumsal bilinç çocuklarda on sekiz yaşına kadar gelişmez. Herkesin bu sorumluluğu yüklenmesi gerektiği düşüncesi ile çocuk hakları kavramı ortaya çıkmıştır.
Çocuk hakları, çocukların doğuştan sahip olduğu; eğitim, sağlık, yaşama, barınma; fiziksel, psikolojik veya cinsel sömürüye karşı korunma gibi haklarının hepsini birden tanımlar. Günümüzde zaman zaman tanık olduğumuz insan hakları ihlalleri, çocuklar için daha geniş kapsamlıdır. Çocuklar büyüyüp gelişirken öğrenir ve yaşları nedeniyle daha fazla korunmaya ihtiyaç duyarlar.
Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin Amacı
Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin temel amacı çocukların psikolojik ve fizyolojik olarak sağlıklı bir yaşam sürmelerini garanti altına almaktır.
Çocuğa olan ilginin kapsamı ve biçimi tarihin her döneminde farklılık göstermiştir. Bu farklılıklar toplumların sosyal ve kültürel yapısına göre değişir. İlkel toplumlarda çocuk ekonomik yarar sağlayan bir varlıktı. Erkek çocuk çalıştırılır, kız çocuk ev işlerinde yardımcı olur, erken yaşta evlendirilir ve başlık parası ile aileye ekonomik katkıda bulunurdu.
Ekonomik bunalım dönemlerinde çocuk yetiştirme ağır bir külfet olarak görülürdü. Üzerinden ekonomik yarar sağlanamayacak durumda bulunan sakat, zayıf, hastalıklı çocuklar toplum dışına itilirdi. Çocuk üzerinde aile reisinin sınırsız etkisi bulunuyordu. Lakin çocuğun korunması yönündeki toplumsal ilgi önceleri dinsel etkiler altında ve dinsel nitelikteki kuruluşlar aracılığı ile olmuştur. Çocuğun korunmasından çok onun toplumsal rolüne uygun olarak statüsünün belirlenmesi asıl önem taşıyan husustu. Devlet, kendi çıkarları doğrultusunda aileyi denetlemeye başlayınca, toplumsal ilgi çocuğun korunması yönünde yoğunlaşmıştır.
Çocuk çaresiz ve incinebilir bir varlıktır. Çocukların yaşaması ve gelişmesi için ön koşullar korunma ve beslenme hakkıdır. Ancak, çocuğun en temel hakkı ” çocuğun çocuk olma hakkı”dır. Çocuk Haklarına Dair Sözleşme, çocuğa hem çocuk hem de birey olarak haklar tanıyan, geleceğin özgür düşünceli, açık fikirli, yaratıcı, insanlığın gelişmesine katkıda bulunabilecek insanların yetiştirilmesini amaçlayan bir düzenlemedir.
Çocuk Hakları Nelerdir?
On ilkeden oluşan Çocuk Hakları Bildirgesi aşağıdaki gibidir:
1. İlke : Tüm dünya çocukları bu haklardan din, dil, ırk, renk, cinsiyet, milliyet, mülkiyet, siyasi, sosyal sınıf ayırımı yapılmaksızın yararlanmalıdır.
2. İlke : Çocuklar özel olarak korunmalı, özgür ve onurunun zedelenmeyeceği şekilde yetiştirilmesi sağlanmalıdır. Bu amaçla çıkarılacak yasalarda çocuğun en yüksek çıkarları gözetilmelidir
3. İlke : Her çocuğun bir adı ve bir devletin vatandaşı olma hakkı vardır.
4. İlke : Çocuklar sosyal güvenlikten yararlanmalıdır. Çocuklara yeterli beslenme, barınma, dinlenme, oyun olanakları ile gerekli tıbbi bakım sağlanmalıdır.
5. İlke : Fiziksel, zihinsel ya da sosyal bakımdan özürlü çocuğa gerekli tedavi, eğitim ve bakım sağlanmalıdır.
6. İlke : Anne ve babasının bakımı ve sorumluluğu altında her durumda bir sevgi ve güvenlik ortamında yetişmelidir. Ailesi ve yeterli maddi desteği olmayan çocuklara özel bakım sağlamak toplumun ve kurumların görevidir.
7. İlke : Her çocuğun eğitim hakkı vardır. Eğitimde sorumluluk önce ailenin olmalıdır. Bu yüzden eğitimin ilk aşamaları parasız ve zorunlu olmalıdır.
8. İlke : Çocuk her koşulda koruma ve kurtarma olanaklarından ilk yararlananlar arasında olmalıdır.
9. İlke : Çocuklar her türlü istismar, ihmal, ve sömürüye karşı korunmalıdır. Bu yüzden çocuk uygun bir asgari yaştan önce çalıştırılmayacak, sağlığını ve eğitimini tehlikeye sokacak bir işe girmeye zorlanmayacak ve izin verilmeyecektir.
10. İlke : Çocuk ırk, din ya da başka bir ayrımcılığı teşvik eden uygulamalardan korunacaktır.
Çocuk Hakları sözleşmesi nedir?
Çocuk Hakları Sözleşmesi ile hakların korunması amaçlanmıştır. Aynı zamanda sözleşmeye taraf devletlerin de sözleşme maddelerine kesinlikle uymaları gerektiği hükme bağlanmış. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 20 Kasım 1989 tarihinde hazırlanan sözleşme 2 Eylül 1990 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Çocuk Hakları Sözleşmesi, Türkiye’nin de taraf olduğu 196 ülke tarafından kabul edilmiş. Türkiye, Çocuk Hakları Sözleşmesi’ni 14 Ekim 1990’da imzaladı ve 27 Ocak 1995’te Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Taraf devletlerin sözleşmedeki yükümlülükleri yerine getirmelerinin incelenmesi için Çocuk Hakları Komitesi kuruldu. Ayrıca, taraf devletler iki yıl sonra başlangıç raporunu ve her beş yılda bir raporları komiteye sunmak zorundalar. Çocuk Hakları Sözleşmesi 54 maddeden oluşmaktadır. Sözleşmenin dört temel ilkesi şunlardır:
Ayrım gözetmeme (Madde 2)
Çocuğun yüksek yararı (Madde 3)
Yaşama ve gelişme hakkı (Madde 6)
Katılım hakkı (Madde 12)
Çocuk Hakları ihlalleri nelerdir?
Sözleşmede tanımlanan haklardan yararlanamayan çocuklar hak ihlaline uğruyorlar. Genellikle aşağıdaki konularda hak ihlalleri yapılıyor.
Engelli olup sağlık hizmetlerinden ve sosyal güvenlikten yararlanamayan çocukların temel sağlık hakları ihlal ediliyor.
Eğitime erişimi kısıtlı olan, eğitimini yarıda bırakan ve kültürel etkinliklere katılamayan çocukların, kültürel alandaki hakları ihlal ediliyor.
Ayrıca bölge farklılıklarından dolayı ayrımcılığa uğrayan, çalışan, madde bağımlılığı olan, cinsel sömürüye maruz kalan çocuklar mağdur oluyorlar. Bu şekilde suça itilen çocuklar özel korunma gereksinimi olan çocuklardır. Nüfusa kayıt ve vatandaşlık sorunu olan, şiddet gören, özgürlükten yoksun bırakılan çocuklar medeni hakları ihlal edilen çocuklardır. Yetersiz yaşam koşulları, çocuk haklarının en yaygın ihlalleri arasındadır.
Kentsel yerleşimlerdeki çocukların üçte biri doğumda nüfusa kaydedilmemektedir. Bu durum, Çocuk Haklarına dair Sözleşme’nin 7. maddesinin ihlali anlamına gelir. Aynı zamanda başka hak ihlallerine de yol açmaktadır. Resmi kimliklerinin olmaması çocukların yaşamsal önem taşıyan kimi hizmetlere ve olanaklara erişimlerini engeller. Zorla çalıştırılma gibi sömürü biçimlerine maruz kalmalarına da
neden olur. Bununla birlikte küçük yaşta evlilik de bir hak ihlalidir.
Kaynak:
https://www.imgelem.com.tr/cocuk-haklari-nelerdir/
https://www.unicef.org/turkey/%C3%A7ocuk-haklar%C4%B1na-dair-s%C3%B6zle%C5%9Fme